Arapçada secde edilen yer anlamında kullanılan “mescid”, Türkçeye de geçmiştir. Bu kelime bazen “bir araya toplayan” anlamına gelen “cami”nin eşanlamlısı olarak kullanılırken, bazen de caminin daha küçüğünü ifade etmektedir. Dilimizde cami dendiğinde Müslümanların ibadet etmek ve bilhassa namaz kılmak için bir yere toplandıkları yer kasdedilmektedir.
Cami, İslâm’ın mabedidir. Müslümanların ibadetlerini yaparak Allah’a yakınlık aradıkları, yakın oldukları yerlerdir camiler. Ama aynı zamanda camiler, İslâm medeniyetinin merkezidir, tabir caizse, atar damarıdır.
Camileri, amaçlarını, özelliklerini, fonksiyonlarını doğru bilip tanımak, onlardan daha iyi istifade etme imkânı sağlayacaktır. O yüzden camileri bir ibadet mekanı olarak tanımanın yanında birer sanat eseri, birer mimarî abide olarak da iyi okumak gerekir.
Öyleyse caminin içine girip mihrabından başlayarak onun unsurlarını tanıyalım, yer ile gök arasında gidip gelen yolculuğa çıkalım.
Fotoğraflar: Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü, arşiv, BNR- Kırcali
Bugün 13 Haziran’da Ortodoks Kilisesi, öldükten 3 gün sonra dirilip görüldükten sonra İsa’nın yeniden Tanrı’nın katına yükseldiği inanılan Göğe Yükselişi bayramını kutluyor. Bu büyük Hıristiyan bayramı her zaman Perşembe günü, İsa’nın dirilişinden 40..
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
Bulgaristan için kader belirleyici olan 1876 Ayaklanması katılımcılarının hatıraları çoğu zaman çelişkilidir. Ancak Bulgaristan’ın bağımsızlığı konusunu gündeme taşıyan mektuplar ve belgeler, okul müfredatındaki tarih okumalarının dışına çıkan, olayların..