Büyük Hristiyan bayramları olduğu gibi, 2 Şubat’ta kutlanan Sretenie Gospodne günü eski Pagan dönemlerine uzanan halk geleneklerine sahip. Sretenie dışında halk bayramı İkinci Trifun Günü veya Petlövden- Horoz günü olarak adlandırıyor.
Sretenie Gospodne dört önemli Hristiyan bayramlarından biri. Her sene bu günde İsa’nın annesinin bebeğinin doğumundan 40. gün sonra Musa Kanunlarına uygun kiliseye götürdüğü anı hatırlatıyor. Ona göre, ilk doğan erkek çocuğu Tanrı’ya bağışlanıyor. Ebeveynler onu kuzuyla “geri almak” için gidiyor. Ailenin maddi durumu müsait değilse, iki güvercin veya guguk kuşu bağışlanabilir.
Meryem Ana bu Yahudi Kanunu boyun eğerek yerine getirmiş ve bebek İsa’yı alıp Tanrı Evine gitmiş. İki guguk kuşunu kurban olarak bırakmış. Efsaneye göre, kilisede onları Simeon beklermiş. Yeni Peygamberi göremeden bu dünyadan gitmeyeceği ona bildirilmiş. Ellerine küçük İsa’yı alan Simeon, orada İsa’nın bütün yolunu aydınlatacak ve anlamlandıracak sözler söylemiş.
Petlövden’de birçok semboller ve inanışlar var. Babinden gününe benzer bazı adetleri de bulunuyor. Örneğin bebeklerin doğumuna yardım eden nine veya ebelerin evleri ziyaret etmedi geleneği var. Her yere sofralar kurulur, eğlenceler yapılır. Petlövden’de tüm kadınlar gelinlik elbiselerini giyermiş. Başlarına ise horoz kanatlarından tüyler takılır. Mısır ve kırmızı biberden yapılan taçlar, doğurganlık ve üretkenliği sembolize eder. Günümüzde bu bayram sadece folklor ve geleneksel bir gün olarak kutlanıyor. En önemlisi ise, eğlenme ve bayram etmek için elverişli bir gündür!
Çeviri: Sevda Dükkancı
Bulgar folklorunun hayranları, 20 ve 21 Temmuz günlerindeTeteven yakınlarındaki Ribaritsa köyünde 3. Ulusal festivali ve 16. Ulusal gelenekler ve halk kıyafetleri festivali için Kostina mevkiinde bir araya geldi. BTA'nın haberine göre,..
BNR’ye konuşan ve yaz sezonunda turizm sektöründe çalışanların ücretlerinde yüzde 20'lik bir artış olduğunu kaydeden geçici Turizm Bakanı Evtim Miloşev, sektördeki işgücü sıkıntısının, hiç de düşük olmayan, sadece ücretlerden..
Lahey, Hollanda'nın güneyinde bir yönetim merkezi, Kraliçe'nin yaşadığı ve çalıştığı yer... Bu şehri Bulgar folkloru ve gelenekleriyle ilişkilendirmek pek akla gelmez. Ancak gerçek şu ki Lahey'de Bulgar halayına, rachenitsa’lara ve Bulgaristan’a özgü..