Pazarın anlamı alım satım, alışveriş yeridir. Fakat ülkemizde ıssızlaşan köyler için pazarlar bir iletişim sahasıdır, bir nevi canlı Facebook’tur.Usta kavalcı Teodosiy Spasov ile darbuka ustası Ateşhan Hüseyinov’un birlikte seslendirdikleri “Na darak v Kubrat”(Kubrat’a tarağa) eserinden esinlenerek “Na pazar v Kubrat) Kubrat’a pazara” diyoruz.
Günlerden Pazar. Her haftasonu olduğu gibi Kubrat Pazarı erkenden dolup taşıyor. Hele günlerden Paskalya(Velikden) Yortusu olunca uzaklardan gelenler de Kuzeydoğu Bulgaristan’ın en meşhur pazarını ziyaret etmeden geçemiyor.
Gelenlerin bazıları bahçesindeki bahar dikimi ve ekimi için sebze fidanı arayışı içersinde – genelde domates fidanları satılıyor bugünlerde. Diğer tarafta ise son soğuklarda meyve fidanları zarar görenler, fidanlık sahipleri ile koyu sohbet içersinde olup şeftali mi, yoksa kiraz mı, elma mı, yoksa armut mu, arasında gidip geliyorlar.
Ama Kubrat pazarını özel, tek ve nadide kılan yerli sebze ve meyve üreticilerinden farklı olan satıcılardır. Batı’nın yollarını günlerce aşanlar soluğunu burada alıyor ve günün erken saatlerinde yer kapma rekabetine giriyor. İkinci el araba ve araba parçaları, çamaşır ve bulaşık makineleri gibi her türlü beyaz eşya, sobalar, çim biçme makineleri, tabak, bardak, çatal, birinci ve pek karpisli olmayanlar için ikinci el elbise, her türlü elektronik eşya ve cihaslar, tek sözle Kubrat pazarı deyim yerindeyes günümüzde çok ünlü olan Mall’ara “Hodri meydan” dercesine yaşlısını, gencini, köylüsünü kasabalsısını bir araya getiriyor, Hele hele baharda, hele hele Paskalya gibi bir günde Kubrat pazarı insan kaynıyor.
Bahçesi için domates fidanı arayanların peşine düşüyor ve onlar beni Ruse’nin Slivo pole şehrinden oğlu Sinan ile pazarda satan Hasiye Deliibramova’ya götürüyor:
“Erken sebze fidanları yetiştiriyoruz. Tarlamızda patates yetiştiriyoruz. Seralarımız var ve pazar pazar geziyor ve fidanlarımızı satıyoruz. Farklı cins sebzeler yetiştiriyoruz. Ailemizin tamamı bu işle uğraşıyor. Seralamız 3 dekar üzerine kuruludur. Çocuklarımız bize yardım ediyorlar, hele hele işlerin yoğun olduğu yaz günlerinde. Son kışlarda kurban verdikq erken salatalarımız dondu, ama olsun herşeyin üstesinden geleceğiz “ diyor Hasiye hanım ve kendisine “İyi bir fidanın sırrı nerede gizli” diye sorunca şu cevabı veriyor:
“O bir çocuk gibidir. Ona iyi bakman lazım. Belirli derecede yetiştirmen gerekiyor. Havalar soğuk olunca onu ısıtmalısın. Sıcak olunca ise serinlemesi gerek. Gözlemlediğime gore, her geçen yılla birlikte tarım üreticilerin işi zorlaşıyor. Çünkü Bulgaristan’da insanlar azaldı, herkes dışarıya gidiyor. Genelde pazaralarda daha fazla satıcı, daha az alıcı var.”
Yine Slivo pole’den Krasimir Çavdarov da 20 yıllık tarım üreticisi, toplam 9 tane serası var. O da Kubrat pazarına oğlu ile gelmiş:
“Genelde erken fidanlar yetiştiriyoruz. Buradaki fidanlar, aslında bizim seralara diktiğimizden geri kalanlardır. Domatesle birlikte biber, erken domates, salata yetiştiriyoruz. Seralarda ağırlıklı domates var. Bu 20 yıl zarfında daha zengin olamadım” diye yakınıyor.
Son Mart karı Kuzeydoğu Bulgaristan’ı olumsuz etkiledi, erken bahara uyanan kayası, şeftali ağaçları zirai don yaşadı. Bundan dolayı da Razgrad’ın Ezerçe köyünden fidanlık sahibi Mergül ve Sali Gole çiftinin pazara çıkardıkları fidanlar önü hayli kalabalık.Mergül Gole, çalışmaları, yetiştirdikleri fidanlar, sarfettikleri emekler hakkında şunları paylaştı:
Belli ki, Sevda ve Sunay Riza çifti bu işi sevgi ve merakla yapıyor. Sunay Riza’dan hayli ilginç açıklama geliyor:
Kubrat Pazarından kalabalık arasında ayrılıyoruz, ama biliyoruz ki, buraya tekar geleceğiz.
Hazırlayıp sunan: Şevkiye Çakır
Fotoğraflar: Şevkiye Çakır