Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Birinci Dünya Savaşında Bulgaristan

БНР Новини
Photo: wikipedia.org

2014 yılında dünyada insanlığın tarihinde en kanlı ve yıkıcı çatışmalardan biri olan I. Dünya Savaşı üzerinden geçen 100 yıl kutlanıyor. Savaş alanlarında 10 milyon kadar kişi hayatını kaybederken, askeri eylemlerin ardından Orta Avrupa’nın büyük bölümleri, çöl andırıyor, birçok millet ekonomik çöküşe uğrayarak ulusal felaketin eşiğine geliyorlar.

Tarafsızlık

İlk başta Vasil Radoslavov hükümeti, Bulgaristan’ın tarafsız kalacağını dünyaya bildiriyor. Savaşın ilk yılında Bulgaristan, İtilaf devletleri ve Merkezi devletler olmak üzere birbirine zıt olan her iki koalisyona katılmayı reddettiyse de ülkemizin kilit önem taşıyan jeostratejik durumundan dolayı tarafsız kalmanın mümkün olamayacağı anlaşıldı. Bu durumda ülke hükümeti, doğru tarafı seçmeye çalışırken uygun anı bekledi. Merkezi güçler de İtilaf temsilcileri de Bulgaristan Çarlığını kendi tarafına çekmek için yoğun çabalar sarfetti. Sonuçta Almanya’nın 1913 müttefikler arasındaki savaşta kaybedilen toprakların iade edilmesi vaadi ağır bastı, Bulgaristan hükümeti, Merkezi güçlere bağlandı ve 23 Eylül 1915’te genel seferberlik ilan edildi.

14 Ekim günü Çar Ferdinand’ın manifestosu ile Bulgaristan, Sırbistan’a savaş ilan etti. Birinci ve İkinci ordu, Moravya boyunca, Sırbistan’ın doğusu ve Vardar Makedonyası’nda hızla ilerledi . Makedonya’da Krivolyak’ta Bulgar askerleri, İngiliz ve Fransız kuvvetleri hezimete uğrattı, Sırp ordusu ise zor geçilen Arnavut dağları üzerinden çekilmek zorunda kaldı. Böylece Bulgaristan batıdaki Bulgar topraklarının büyük bir bölümünü sınırlarına dahil etti, fakat, Yunanistan’ın hangi tarafa katılmak konusunda tereddüt etmesinden dolayı hücüm, Almanya Baş Komutanlığının emri ile durduruldu.

Kuzeydeki savaş

1946 yılının Ağustos ayında Romanya’nın savaşa İtilaf tarafında katılması üzerine 1 Eylül tarihinde Bulgaristan, Romanya’ya savaş açtı. 1917 yılının 7 Ocak tarihine kadar bütün Dobruca özgürlüğe kavuştu. Bundan bir ay önce ise Bulgarlar Bükreş’i de ele geçirmiştir. Brest-Litvanya ve Bükreş Anlaşması gereği 1918 yılından itibaren Romanya ve Rusya savaştan çıktı, fakat Bulgaristan sadece Dobruca’nın güneyindeki toprakları korumayı başardı. Makedonya’da yürütülen ağır muharebelerin ardından 1916 yılının sonunda Bulgar ordusu Bitola’yı da kaybetti.

Aleksandır Stamboliyski Neuily Antlaşmasını imzalarkenSon. İkinci ulusal facia

1918’de Merkezi güçler, zor duruma düştü, ekonomileri yıpranmaya başladı, iktisad çöküşe uğradı, iş gücü kıtlığı yaşanmaya başladı. Dobro Pole’deki yenilgiden sonra ve Doyran’daki zafere rağmen Bulgar askerleri, geri çekilmek zorunda kaldılar ve yenilen askerlerin bir kısmı, iktidardakilerden hesap sormak için Sofya’ya yol aldılar. Vladaya ayaklanması patlak verdi. Durum böyleyken 29 Eylül günü Selanik barış anlaşması imzalandı ve ülkenin savaşa katılımı sona erdi. Çar Ferdinand, oğlu Boris lehine tahttan çekildi. Böylece Bulgaristan, ikinci ulusal felaketle yüz yüze geldi. Enflasyon durmadan artarken, iktisad çökmüş durumdayken ülke halkı açlık ve sefalete teslim oldu. Savaş alanlarında yaklaşık 115 bin kişi yattı, büyük toprak kaybı yaşandı, Bulgaristan gücünü aşan tazminatlar ödemek zorunda kaldı, milli ülkü olan birleşme umudu söndü.

Durum böyle olunca Bulgaristan’ın Büyük Savaşa katılmasına resmen son veren 27 Kasım 1919 Neuily Antlaşmasının imzalanmasında dönemin başbakanı Aleksandır Stamboliyski’nin duyduğu öfkeden dolayı kalemini kırması hiç te şaşırtıcı değildir.

Çeviri: Tanya Blagova



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Cuma öğleden sonra

Kelime anlamı itibarıyla “dönmek, geri dönüş, dönüş yapmak, rücu etmek” anlamlarına gelen tövbe kavramı, dinî literatürde mezmûm/zemmedilen, yerilen, kötü ve olumsuz şeylerden vazgeçip övülen, güzel ve olumlu şeylere yönelmek şeklinde tarif edilmektedir...

Eklenme 13.12.2024 14:05

Ortodoks Hristiyanlar Azize Anna’nın hamile kalmasını kutluyor

Bugün Ortodoks Kilisesi, Meryem Ana’nın annesi Azize Anna’nın hamileliğini kutluyor . Tanrı doğuran bakire Meryem’in kutsal ebeveyni Aziz Yohakim ile Azize Anna’nın uzun yıllar boyunca çocukları olmaz . Kişisel acılarının yanı sıra, çocuk..

Eklenme 09.12.2024 09:37

İslam, İsim ve Kimlik

İslâm’da bir Müslümanın adı, kimliğinin önemli bir parçasıdır ve İslâm’ın değerlerini yansıtır. Peygamber Efendimiz, hayatı boyunca isimlerin önemine dair birçok tavsiyede bulunmuş ve isimlerin anlamlarının kişilik üzerindeki etkisine dikkat çekmiştir...

Eklenme 06.12.2024 14:05