Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Bulgar Ortodoks Kilisesi Aziz Andrey’i anıyor

БНР Новини
Photo: dveri.bg

“Sofya’daki Aziz Andrey Pırvozvani Kilisesi sadece Sofya’da değil, Sofya Piskoposluğu genelinde de tektir” diyor kilisenin papazı Stiliyan Tabakov. Bulgar Ortodoks Kilisesi’nde Aziz Andey’in adını taşıyan kiliseye sahip piskoposlukların sayısı çok azdır. Bu kilise ise özellikle Osmanlı- Rus Kurtuluş Savaşında (1876-1878), Sırp-Bulgar savaşında (1885) ve Makedonya-Edirne Ayaklanmaları (1912-1913)’nda hayatını kaybeden gönüllülere adanmıştır.

1878 yılında Bulgaristan’ın kurtuluşundan sonra yeni başkent Sofya gözle görülür bir şekilde büyümeye ve kendi ihtiyaçları ortaya çıkmaya başlıyor. Yeni semtler kuruluyor, bunlar arasında Aziz Andrey Kilisesi’nin bulunduğu semt de yer alıyor.

СнимкаPapaz Stiliyan anlatıyor: “İnsanlar bölgeye çok çabuk bir şekilde yerleşiyor. Bu insanların manevi ihtiyaçları var ve kilise açmaya karar veriyorlar. Zamanında Banişora semti Sofya’ın en yüksek yerlerinden biriymiş ve büyük bir toprak alanı belirlenerek Bulgaristan’ın kurtuluş savaşlarında hayatını kaybeden gönüllülerin anısına büyük bir kilise inşa etme kararı alınmış. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra halk vatan adına canını feda edenlere büyük minnettarlık içindedir. Bu semte yerleşen insanlar, bu gönüllülerin desteğini hissetmişlerdir. O nedenle Banişora ve Aziz Andrey Kilisesi Bulgaristan’ın tarihi ile ilgilidir.”

1925 yılında Sofya Piskoposu Stefan’ın rızası ile Belediye “Opılçenska”, “Strandja”, “Kavala” ve “Struga” sokakları arasında büyük bir alan belirliyor ve oraya “Aziz Aleksandır Nevski” Katedrali gibi büyük bir kilise yapılması öngörülüyor.

Bulgaristan için yıkıcı Balkan Savaşları’ndan sonra ülkenin hissedilir biçimde büyük mali sıkıntıları var. Ortodoks Kilisenin mali imkanı yok ve küçük bir kilise inşa edilerek 1926 yılında kutsanıyor.

İkinci Dünya Savaşı’nda Sofya bombardımanları esnasında üzerine bomba düşüyor ve kilise temellerine kadar yıkılıyor. O zamanki başkanı Vasiliy Popdimitrov’un çabaları sayesinde küçük kilise üç yıl içerisinde tekrar inşa ediliyor. 1953 yılında Bulgar Patrikhanesi’nin tekrar kurulmasının ardından yeni seçilen Patrik Kiril kiliseyi ilk planlandığı gibi genişletmeye çalışıyor. Onun desteği ile iki ek yan kanat ve narteksin üstündeki çan kulesi inşa ediliyor. İnşaatlardan sonra 1972 yılında Kilise için kutsama ayini yapılıyor. Aziz Andrey Kilisesinin 50. yıldönümündeki konuşmasında Sofya Piskoposluğu Vekili Parteniy “Aziz Andrey Pırvozvani” kilisesini “Azize Sofiya”, Patrikhane Katedrali “Aziz Aleksandır Nevski” ve Piskoposluk kilisesi “Azize Nedelya” dan sonra “Sofya’nın dördüncü katedrali” olarak tanımlıyor.

“Tabi ki kiliseyi kilise yapan binalar değil, insanlardır, kiliseye tabi olan insanlardır. Bu nedenle “Aziz Andrey Pırvozvani” kilisesi bütün varlığı ile Bulgaristan’ın en büyük din adamlarını bir merkezi olmuştur.”

Daha 1935 yılında Kiliseye bağlı Ortodoks Hristiyan Kardeşliği kuruluyor. O zamandan günümüze kadar devam eden bir gelenek her Çarşamba günü eğitim seminerleri düzenlemektir.

Ancak, diyor Papaz Stiliyan, kilisenin inşa edildiği arazide kayma olduğundan dolayı çan kulesi yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya.

“Yeni bir çan kulesi inşa etmek için toprağın sağlam tabakasına ulaşmak gerekiyor. Temelin nerede olacağı konusunda jeodezik çalışmalar yaptık ve çan kulesini yıkıp yeniden inşa etmek için adımlar attık. Bu şekilde sadece kiliseyi kurtarmakla kalmayacağız, aynı zamanda kaza meydana gelmesini de önlemiş olacağız.”

Aziz Andrey’in adını taşıyan küçük kilisede bir bağış kumbarası bulunuyor. Oraya inancına değer veren ve Bulgaristan’ın kurtuluşunda hayatını feda eden gönüllülerin anısına minnet duyan herkes yeni çan kulesinin inşaatı için bağış bırakabilir. Tanrı’nın izniyle belki bir gün atalarımızın hayal ettiği gibi büyük bir kilise de inşa edilir.

Fotoğraflar: dveri.bg и pravoslavie.bg

Çeviri: Özlem Tefikova




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Rahip Aleksandır Çıkırık

Rahip Aleksandır Çıkırık’ın Edirne’deki çalışmaları meyvelerini veriyor

Balkan harbinin (1912-1913) patlak vermesinden önce, dönemin Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı'nın verilerine göre Trakya bölgesinde 410.724'lük bir Bulgar nüfusu vardı. Edirne Kalesi'nin 26 Mart 1913'te ele geçirilmesiyle Bulgar nüfusun yaşadığı..

Eklenme 28.03.2024 06:10

Ülkemizde 26 Mart Trakya Günü olarak kutlanıyor

26 Mart günü, 2006 yılında ülkemizin resmi takvime Trakya Günü olarak girmiştir. Bu tarihte, 1913 yılında Bulgar ordusu o zamanlar "fethedilemez" olarak kabul edilen Edirne kalesini fethetti. Bu mağlubiyetin ardından Osmanlı İmparatorluğu,..

Eklenme 26.03.2024 15:10

Hristiyanlık’ta Anneler Günü Olan Beşaret Yortusu kutlanıyor

Kilise, her yıl 25 Mart tarihinde en aydın yortularından biri olan ve Tanrı’nın insanlara ve özellikle de yeni hayatı taşımakla kutsanmış olan kadınlara karşı sonsuz rahmanlığını simgeleyen  Beşaret bayramını kutlar . Tanrı’nın rahmeti ile..

Eklenme 25.03.2024 04:30