Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Dünya zirvelerini bir bir fetheden Tatyana Dimitrova:

Kilimanjaro’ya çıkarken ne çok şeye sahip olduğumuza ikna oldum

7
Photo: özel arşiv

Şumen’li olan Tatyana Dimitrova, Kilimanjaro dağında bulunan ve Afrika’nın çatısı olarak bilinen 5895 metre yükseklikteki Uhuru tepesine çıkarak dünya zirvelerini fethetme hayallerinden birini daha gerçeğe dönüştürdü.

Geçen yılın yaz mevsiminde Tanya, Türkiye’nin kuzeydoğusunda bulunan Ağrı dağına tırmanmayı başardı.

Genç kadın bu maceralara girişmeyi nasıl göze aldı? Bunun için nasıl fiziksel hazırlık ve ekipman gereklidir? Zirve yolunda ne gibi doğal güzellikler ve insanlarla karşılaştığına ilişkin BNR Şumen Radyosu muhabiri Mina Deneva’ya konuşan Tatyana Dimitrova’nın söylediklerini aktarıyoruz.

Kilimajaro macerası, çoktandır içimde olgunlaşıyordu. Her dağcı gibi ben de Afrika’nın zirvesine tırmanmayı istiyordum. Geçen yıl henüz hazır olmadığıma karar vererek önce  yüksekliği 5 bin metrenin biraz üzerinde olan bir tepeye çıkmak istedim ve Ağustos ayında diğer iki Şumenli dağcı ile birlikte Ağrı dağına çıktık. Artık hazır olduğumu hissettiğimde ise Sofya’da organize edilen bir dağcı grubuna kayıt yaptırmaya kalktığımda yerlerin dolu olduğu cevabını aldım ve büyük hayal kırıklığı yaşadım. Ancak bir süre sonra grup rehberi beni arayarak bir kadının vazgeçtiğini söyledi ve eğer onun yerine geçmek istersem ücreti toptan ödemem gerektiğini bildirdi. Bu şekilde Kilimajaro’ya gidebildim” diyen Tatyana Dimitrova, zirve yolundaki badirelerin bununla bitmediğini de paylaştı:


Fiziksel hazırlığa biraz geç başladım. 15 Artalık’ta hastalandım, zattüre oldum. 10 gün zarfında iki farklı antibiyotik ilacı kullandım, yatağa bağlı kaldım. Her şeyin suya düşeceğini düşünüyordum, çünkü 27 Ocak’ta uçakla Doha’ya gitmem gerekirdi. Sonuçta Noel tatilinin ilk günü 23 Aralık’ta yataktan kalkma zamanının geldiğine karar vererek 20 gün süresince 20’şer kilometre mesafe katetmeye başladım. İlk günlerde yürürken sonra koşmaya başladım. İlk başta çok zorlandım, akciğerlerim temizlenince kadar çok kötü öksürme nöbetlerim oluyordu, ama yola çıkmadan bir hafta önce çok iyi formda olduğumu hissettim ve bavulumu toplama zamanının geldiğine karar verdim”.

Tanya, fiziksel hazırlığın dışında kaliteli ekipmanın da çok önemli olduğunun altını çizdi ve yolculuk ile tırmanışın ne kadar sürdüğü sorusu üzerine şunları söyledi:

27 Ocak günü Sofya’dan uçakla yola çıktık, akşam Doha’ya iniş yaptık. Gece vakti Kilimanjaro havaalanına gitmek üzere Doha’dan kalktık. Ertesi günün sabahı da vardık. Havaalanında beklediğimiz 5 saat hariç toplam 12 saat yolculuk yaptık. Tırmanış ve iniş olmak üzere 7 günlük olan “Machame” güzergahı üzerinden tırmanış yaptık. İyi fiziksel formda olan ve irtifa hastalığına yakalanmayanlara ise 5 günlük güzergahı tavsiye ederim,” diyen dağcı kadın irtifa hastalığı ile ilgili şunları anlattı:


Geçen yıl Ağrı dağına çıkan toplam 18 kişiden ben ve bir genç kız olmak üzere akut dağ hastalığına yakalanmayan sadece iki kişi oldu. Bazı kişilerde sadece bağ ağrısı görülürken, diğerlerinde kusma gibi çok ağır belirtiler ortaya çıkar ve rehberlerin takdirine göre bazıları dönmek zorunda kalır” diyen Tanya, daha yüksek ve daha zor bir zirveye tırmanmak isteyen herkese Ağrı dağına tırmanmayı tavsiye etti.

Bulgaristan’daki tüm dağ zirvelerine çıkmış bulunan dağcı, Kilimanjaro ile Vihren veya Botev tepesi arasında kıyaslama yapılabilir mi sorusu üzerine şunları söyledi:

Tırmanmak için zor değil. Ancak 7 günlük olan güzergahta tırmanılan bir duvar var ve yükseklikten korkan insanların bazıları bu bölümde rahatsız olurlar. 5 günlük güzergahta ise herhangi bir zorluk yok, hatta neredeyse her gün yağışların düştüğü ekvator ormanında basamaklar şeklinde yere çakılan ahşap kazıklar olduğu için yürümek çok kolaydır. Diğer önemli husus ise yola çıktığımız kasabada hava sıcaklığı 36-38 derece olurken zirvede sıfırın altında 10 dereceydi. Yani her sıcaklık derecesine göre uygun elbise ve ekipmanın olması çok önemli. Bizim grubumuz biraz daha yavaş yürüdüğü ve eldivenlerimin bu yükseklikte soğuğa karşı yeterince koruma sağlamadığı için ellerim çok üşüyordu, ısınmak için güneşin doğmasını sabırsızlıkla bekliyordum.

Tatyana Dimitrova, tırmanış sırasında karşılaştığı insanlardan çok etkilendiğini paylaştı.


30 kadar kişiden oluşan büyük bir gruptuk. Bize destek veren Tanzanyalılar’ın sayısı ise 60’ın üzerindeydi. Son derece iyi insanlardır. Günde 2 dolarla geçinmelerine rağmen devamlı şarkılar söyleyip bizi eğlendiriyorlardı. Son derece nazikler. Durmadan nasıl hissettiğimizi bir şeye ihtiyacımızın olup olmadığını soruyorlardı. Çok okuyan ve devamlı radyo dinleyen insanlar oldukları için eski sosyalist ülkelerin ekonomik durumunun ne olduğundan da haberdardır. Biz Bulgarlar’ın, Ruslar, Çekler ve Rumenler’le birlikte memnun olduğumuzda en cömert davrandıklarımızı söylediler. Tanzanya’daki insanlar fakir olmakla birlikte çok iyi ve neşelidir. Bulgaristan’a 7 Şubat’ta döndüm ve o günden bu yana moralim çok yüksek ve hiçbir şeye kızamıyorum. Çünkü çok az şeye sahip olan o insanların nasıl her şeyi kalpten yaptıklarını gördüm. Daha çok insanın böyle bir yere giderek Bulgaristan’ın ne kadare güzel olduğunu ve ne çok şey sahip olduğumuza ikna olmalarını temenni ederim“ diyen dağ meraklısı, Bulgaristan dağları ile Kilimanjaro arasında karşılaştırma yaparken şöyle konuştu:


Kilimanjaro, bizim dağlarımızın güzelliği ile kıyaslanamaz. İlk gün inanılmaz bir ekvator ormanı içinden yürüdük. Etrafımızda zıplayan maymunlardan biri, grubumuzdan bir genç sırt çantasından muz çıkarınca gelip muzu elinden aldı. Orman son derece güzel. Zirvede bulunan buzul maalesef son yıllarda erimeye yüz tuttu. Volkanik, tozlu ve taşlı bir dağ olan Kilimanjaro ile bizim yeşillik içindeki dağlarımız arasında kıyaslama yapmak mümkün değil. Dünyanın hiçbir yerinde bizim dağlarımızın eşi benzeri yok”.

Kaynak  : BNR Şumen Radyosu

Söyleşi  : Mina Deneva

Çeviri  : Tanya Blagova

Foto: özel arşiv


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Kırcalili gazetecinin fotoğrafı Doha’da Ramazan Bayramı kutlama kartı oldu

Kardjali.bgvesti haber sitesi muhabiri Georgi Kulov tarafından çekilen bir fotoğraf, Bulgaristan’ın Doha Büyükelçiliği’nin fuayesinde sergilenecek ve Ramazan Bayramı kutlama kartı olarak kullanılacak. Fotoğrafta Kırcalili iki din adamı..

Eklenme 08.04.2024 09:53

Esma Mustafa: İftar sofralarında insanlar bir araya geliyor, görüşüyor, sohbet ediyorlar

İftar sofraları mübarek Ramazan ayının en güzel geleneklerinden biridir.Bu özel ayda, iftar sofraları bir araya gelmek, paylaşmak ve bereketi kutlamak için önemli bir araç haline gelir, çünkü bu sofralar birlik ve beraberlik duygusunu da pekiştirir...

Eklenme 06.04.2024 05:15

Ramazan davulu geleneği Kliment köyünde layıkıyla yerine getiriliyor

On bir ayın sultanı Ramazan ayı bu sene de bereketli bir şekilde yaşanırken Bulgaristan’ın bazı köylerinde davulcular vatandaşları sahura manilerle kaldırıyor . Ramazan ayında halkı sahura kaldırmak için mahalle aralarında çalınan davul..

Eklenme 02.04.2024 11:36